MİRASTAN MAL KAÇIRMA

mal kaçırma davası

Mirastan mal kaçırma davası muris muvazaası sebebiyle açılır. O yüzden öncelikle muris muvazaasının ne demek olduğunu açıklayalım. Muvazaa, tarafların görünüşte geçerli olmasına rağmen gerçek iradeleri dışında olması sebebiyle kendi aralarında hüküm doğurmayan bir sözleşme yapma konusunda anlaşmaları olarak tanımlanabiilir. Muvazaa, muris yani bırakan ile herhangi bir taraf arasında mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla gerçekleştirilebilir. Bu tarz mal kaçırmak amacı bulunan muvazaalı işlemlerdeki muvazaa çeşidine de muris muvazaası denmektedir. Muvazaalı işlemler geçersizdir. Miras hukuku ile ilgili detaylı bilgiye Miras Avukatı makalesinden ulaşabilirsiniz.

Mirasta Mal Kaçırma Davası Şartları

Muris muvazaası nitelikli muvazaadır. İki türlü işlem gerçekleştirilir. Birincisi diğer tarafları aldatmak amacıyla yapıla sadece görünürde var olan işlemdir. Diğer işlem ise muris ile taraf arasında gerçekleşen gerçek iradelerine dayalı sözleşmedir. Örneğin muris A’nın üç çocuğu ve iki evi bulunmaktadır. A, çocuklardan biri olan B’ye evlerinden birini bedelsiz bir şekilde vermiştir. Ancak diğer mirasçılar C ve D hak iddia edemesinler diye sanki satış yapılmış gibi göstermişlerdir. İşte bu durumda mirastan mal kaçırma davası açılmalıdır çünkü ortada muris muvazaası vardır.

Mirastan Mal Kaçırmanın Unsurları

Mirastan mal kaçırma davasında karar verilebilmesi için muris muvazaasının olup olmadığı incelenir. Muris muvazaası var denilebilmesi için şu unsurların varlığı gerekmektedir.

  • Görünüşteki işlem; bu işlem mirastan mal kaçırma amacaıyla yapılan esas işlemi gizlemek için, hüküm ve sonuç doğurmayacak şekilde yapılan işlemdir.
  • Muvazaa anlaşması; bahsettiğimiz görünüşteki işlemin taraflar arasında gerçek anlamda hüküm doğurmayacağına ilişkim muris ve diğer taraf arasında yapılan anlaşmadır. Bu anlaşma yazılı olabileceği gibi sözlü de olabilir.
  • Aldatma amacı: yapılan muvazaalı işlemle mirasçılardan mal kaçırma amacı güdülmüş olmalıdır.
  • Gizli sözleşme; görünüşteki işlemin arkasına saklanılarak yapılan tarafların gerçek iradelerini ortaya koyduğu sözleşmedir. Örneğin satıldı gösterilen dairenin aslında bağışlanması.

Mirastan Mal Kaçırma Davasını Kimler Açabilir?

Muvazaalı işlem sebebiyle muris tarafından kendisine kalacak miras payı azalan kısacası mirasta hakkı olan tüm mirasçılar tarafından mirastan mal kaçırma davası açılabilir. Her bir mirasçı tek başına bu davayı açabilir. Dava açan mirasçı yalnızca kendi payının tescilini isteyebileceği gibi taşınmazın terekeye dönmesini isteyebilir. Bu durumda dava dışındaki diğer mirasçıların da oluru alınmalıdır.

Mirastan Mal Kaçırma Davasında Yetkili ve Görevli Mahkeme

Görevli mahkemeler asliye hukuk mahkemeleridir. Dava konusu şey eğer taşınmaz ise taşınmazın bulunduğu yerdeki asliye hukuk mahkemesi görevli ve yetkili mahkemedir.

Mirastan Mal Kaçırma Davasında Süre

Söz konusu dava mirasbırakanın ölümünden sonra istenilen tarihte açılabilmektedir. Dava hakkında herhangi bir hak düşürücü veya zamanaşımı süresi öngörülmemiştir. Mirastan mal kaçırma davasında alanında uzman bir avukat tarafından temsil edilmek muris muvazaasını net bir şekilde ispat edebilmek açısından size büyük fayda sağlayacaktır.

Mirastan Mal Kaçırma Davası ile İlgili Yargıtay Kararları

“Bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun içinde ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alış gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.” Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/12665 Karar No: 2014/14001

“……….’in taşınmazı temellük ettiği tarihte 19 yaşında olduğu ve alım gücünün bulunmadığı, mirasbırakanın yaptığı temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Esasen bu yön mahkemenin de kabulündedir.
Hâl böyle olunca, birleştirilen tapu iptal tescil davasında tapunun iptali ile ………’in miras payı oranında tescile karar verilmesi, elatmanın önlenmesi konusunda da tarafların paydaş duruma geldikleri, TMK 683 ve devamı maddeleri gözetildiğinde, ……….’in krokide B ile, ………’in de krokide A ile gösterilen bölümleri kullandıkları saptandığından elatmadan söz edilemeyeceği gözetilerek elatmanın önlenmesi ve yıkım istemli asıl davanın bu gerekçe ile reddi gerekir.” Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/131 Karar No: 2016/5444